KİŞİLER ARASI İLETİŞİM
Değerli dostlarım, iletişimin hayatın ta kendisi olduğunu daha çok hissettiğimiz şu günlerde geçmişi gözden geçirerek insani ilişkilerimizde hangi konularda eksiklik ya da yanlışlık içinde olduğumuzu anlamamız, hayatımızı güzelleştirecek. Grup iletişiminden çok bireysel iletişimin yani kişiler arası iletişimin yoğunlaştığı günümüzde ister dijital kanallarda ister yüz yüze olan iletişimimizde ön planda tutmamız gerekenler üzerinde durmak istiyorum bugün.
Birbirimizden farklıyız…
Bir kere bilmemiz gereken ilk ve en önemli şey her birimizin bir birey olduğu ve farklı genetik kodlarla farklı çevrelerde, farklı kültürlerin içinde yetiştiğimiz gerçeğidir. Öyleyse hepimiz birbirimizden farklıyız. Bu farklılık kavramı önce farkındalık kavramıyla düşünülmeye başlanmalıdır. Duygusal zekânın ilk ifadesi olan “özbilinç” ya da “özfarkındalık”, kişinin kendisini tanıması, kendisinin farkında olmasıdır. Kişi kendisini keşfetmemiş, sınırlarını, değerlerini, hayata bakışını, yaşam felsefesini henüz oluşturamamışsa kendine ait bir dünyada henüz gözleri açılmamış demektir. Aslında bunun satır arası anlamı, kendini tanımlayamayan birinin içinde bulunduğu dünyayı ve bu dünya içinde hayatı paylaştığı kişileri de tanıyıp tanımlayamayacağı anlama gelmektedir. Bir başka deyişle ne kendisiyle ne de çevresiyle güçlü bir iletişim kuramayacağı anlamına gelir. Bireysel ve toplumsal farklılıklarınız doğrudan beklentilerimizi etkiler. Biz bize göre; onlar kendilerine göre algılar tüm verileri ve mesajları. Öyleyse atacağımız her adımda, kuracağımız her cümlede ve tüm tutum ve davranışlarımızda karşımızdaki kişinin kim olduğunu iyi bilmemiz, sağlıklı bir kişiler arası iletişim için gereklidir.
Mahremiyet “gizlilik”…
Güven, sağlıklı bir iletişim için ilk sırada kazanılması gereken bir duygudur. Kişiler arası iletişimde tarafların birbirlerinin güvenini zedeleyici tutum ve davranışlardan uzak durması gerekir. Bu da gizlilik anlamına gelir. İletişim sırasında paylaşılanların karşı tarafın onayı olmadan asla üçüncü kişilere aktarılmaması gerekir. Bu durum hem toplumsal norm ve değerler açısından önemli bir ahlaksal ihlale girer ki buna dedikodu diyoruz hem de gizlilik ihlalinin anlaşılması halinde karşı tarafın güvenini de yitiririz.
Hak ve özgürlük…
Her birey kendisiyle ilgili karar verme hak ve özgürlüğüne sahiptir. Empati yapmak doğru fakat empati sadece karşımızdaki kişileri daha iyi algılamak, daha iyi anlayabilmek içindir. Başkalarının adına karar vermek, her ne kadar onların iyiliğini düşünerek yaptığımız bir şey olsa da doğru değildir. Her insan bir kişilik olarak bu hak ve özgürlüğe sahiptir. Tavsiyede bulunabilir, düşünce ve hislerimizi yansıtabiliriz fakat sağlıklı bir kişiler arası iletişim için başkalarının adına karar verip uygulayamayız. “Bunu senin iyiliğin için yaptım.” cümlesi niyet açısından masum bir anlam taşısa da sığınılacak bir ifade olamaz.
Her insan saygıdeğerdir…
İnsan, her şeyden önce insan olduğu için saygıyı hak eder. Dini, dili, rengi ne olursa olsun hangi kültürden, hangi ekonomik katmandan olursa olsun öncelikle insana insan olduğu için saygı duymak zorundayız. Önyargılar, genellemeler ve ötekileştirmeler temel insan iletişiminin önünde çok ciddi bir engel olmakla birlikte kişisel ve toplumsal çatışmaların da nedenini oluşturur. Evrensel ana fikirler ışığında insanı merkeze alan bir anlayışın sevgi, hoşgörü ve saygı bağlamışla kurulan bir iletişim amacına ulaşır.
Gönüllülük…
İletişime açık ya da kapalı olmak yine bireysel bir karardır. İletişim kurmak istemeyen biriyle ısrarcı bir tutumla iletişim kurmaya çalışmak genelde çatışmayla sonuçlanmaktadır. Öyleyse iletişim kurmak bir gönüllülük gerektirir. Zorla güzellik olmayacağı gibi zorla iletişim de kurulamaz. Kurulmaya çalışılsa dahi sağlıklı yürümesi ya da sonuçlanması olası değildir. Her zaman söylediğimiz gibi iletişim karşılıklıdır. Alıcı ya da veri olmadığında iletişimin gerçekleşmesi mümkün değildir. Şunu da unutmamak gerekir her canlıyla olduğu gibi insanla da iletişim kurmanın çeşitli yolları, her insanın iletişime açık bir kanalı vardır. Yeter ki siz o kanalı bulun.
Değerli dostlarım her ne olursa olsun hepimiz insanız ve hepimiz birer beşer olarak şaşarız. İster yakınlarımızda ister uzağımızda olsun insana bakış açımız sevgi, saygı ve hoşgörü çerçevesinde olsun. Sağlıklı bir kişiler arası iletişimde kılavuzumuz “önce insan” olsun…